Web sitelerine blog yazıları ve ürün tanıtımları için sürekli içerikler üretiliyor, peki bu içeriklerin okunabilirlik oranları nedir?
İçerik SEO kurgularına uygun optimize edilebilir fakat tamamen SEO amaçlı bir içerik oluşturulmamalıdır.
İçerik okunabilirliğini artırmanın birden fazla yolu var;
Oluşturulan içerikler okuyuculara faydalı ve kaliteli olmalıdır, içeriği oluşturan kişinin içerik hakkında yeterli bilgi sahibi olması gerekir. Yeterli bilgi sahibi olunmadan oluşturulan ve amatörlük hissettiren yazıları web sitesi ziyaretçileri okumazlar.
Paragraflarca uzunlukta bir metin kullanıcıların gözünü korkutup onları sayfadan kaçırabilir. Konu ile alakalı ilgi çekici görsellerin ve videoların kullanımı içeriğin okunabilirliğini artıracaktır.
Noktalama işaretleri, boşluk kullanımı ve imla düzeni gibi konularda yapılan hatalar okuyucuyu rahatsız edebilir ve sayfadan çıkmasına sebep olabilir.
Metindeki anlam bütünlüğü anlatılan konunun aktarılması için çok önemlidir. Paragraflar arasında anlam kopukluğu olmamalıdır.
İçeriğinizi yabancı bir dile çevirecekseniz otomatik metin çeviricilerden uzak durmaya çalışın, otomatik çeviriciler dili native kullanan bir kişi kadar iyi çeviremeyebilir. Yazıdaki anlam kaymaları yazıyı amatör gösterir ve bu da okunabilirliği düşürür.
Aranma hacimleri yüksek olan konu ile alakalı kelimeler içerikte kullanılabilir fakat keyword stuffing’den kaçınılmalıdır.
Sürekli aynı kelimeler SEO amacıyla tekrar tekrar kullanılmamalıdır.
Aşırı uzun paragraflar yazının okunabilirliğini azaltabilir, readability açısından paragrafları kısa ve öz bir şekilde yayımlayın. Alt başlıkları kullanın ve metinleri konulara bölerek yayımlayın.
Kullanıcılar maddelenmiş içeriklere tıklamaya ve okumaya daha çok meyillidirler. Örnek olarak “SEO için 10 Ücretsiz Tool” gibi içerikler kullanıcıların ilgisini daha çok çekiyor.
İçeriğin yayımladığı sayfanın kullanıcının okumasını zorlaştırmaması ve gözünü yormaması gerekiyor;